Vay arkadaş bu kanarya üretimi ne kadar da zormuş böyle. ben filmi başa sarıp olayı biraz başından anlatayım en iyisi.
kanarya merakım ilk gün ki gibi devam ederken, artık üretim yapma zamanımın geldiğini nedense içgüdüsel olarak hissetmeye başladım. ne zaman mı ? bundan yaklaşık olarak 8 ay kadar önce. 2012 yılının mart ayından bahsediyorum. sonrasında ne yaptım. attım elimi internete ve başladım sayısı yüzlerce olan kanarya üretimi ile ilgili siteler arasında o site senin bu site benim dolaşmaya. bu konuda şöyle bir tespitimi de belirtmek istiyorum hazır yeri gelmiş iken, gerçi bu kişisel fikrimden ziyade reel olarak da ispatlanmış bir durum, internette inanılmaz bir bilgi kirliliği var. aynı cümleleri içeren sayısız internet sitesi mevcut. içlerinden güzel olanları yazının sonunda paylaşacağım. amacım burada kimsenin reklamını yapmak değil. sadece en azından emek harcamış olanların emeklerine saygı duymak.
konumuza dönecek olursak, bir iki hafta kadar bilgi toplama ile geçen zamandan sonra mart ayında bir akrabam vasıtası ile (kendisi York ırkı besicisi) beslediğim erkek malinua ırkına safkan bir dişi temin ettim. dişinin ayağında halkası olmadığı için yaşını tam olarak bilemesem de en az 3 yaş ve üzeri olduğunu ayaklarından az çok anlayabiliyordum.
gelelim birinci adıma. kanaryalarınızı üretmek istiyorsanız bunun için kesinlikle yapmamanız gereken şey zorlamaktır. ben bunu acı bir tecrübe ile öğrendim. dişi kuşu kaybettim... burada belkide hiç bir payım olmasa bile böyle düşünüyorum. evet kanaryaların doğal üreme zamanı mart ayı ile başlar. çünkü bahar ayı gelmiştir ve doğada kuşlar için yeniden uyanma zamanıdır artık. kışın o yıpratıcı soğuk zamanları geride kalmıştır. kuşlarımı öncelikle yan yana ama birbirlerini görmeyecekleri şekilde kafese braktım. sonra ikisininde hazırlanması için yemlerini kuvvetlendirdim. mama ile birlikte nijer tohumunu yemlerinin içine ekledim. haftada iki sefer sularına vitamin koydum. bunun yanında yeşilik ve elma ilede sindirim sistemleri ve metabolizmaları için ekstra gıdaları temin ettim. kuşlarım gayet sağlıklı hale geldiklerinde birbirlerini görecekleri şekilde aralarında bölmeyi kaldırdım. artık aralarında sadece tel vardı. bu şekilde de bir kaç gün bekledikten sonra artık zamanıdır diyerek birazda tecrübesizlikten aralarından tel bölmeyi de tamamen kaldırarak dişi ve erkek kanaryamı birleştirdim. beklediğim gibi önce birbirleri ile deli gibi kavga etmeye başladılar. doğal olarak tedirgin oldum. birbirlerine zarar vermelerinden korktuğum için ayırdım tekrar. sonra birkaç gün bekledim ve tekrar birleştirdim. yine kavgaları devam etti. bu sefer ayırmadım. gün içinde sürekli birbirleri ile kavga ettiler. bekledim önce erkek dövecek kendini ispat edecek sonrasında da dişi kanaryam saldıracak ve üstünlüğünü gösterecektir diyerek bekledim. ancak malesef böyle gerçekleşmedi. bir süre sonra kavgaları azaldı ve sanki kardeş gibi yaşamaya başladılar. kuşlarımı ne yaparsam yapayım üreme için gerekli olan kızgınlığa bir türlü getiremedim. sonrasında da dişi kanaryada bir durgunluk başladı. tüylerini kabartıp bütün gün tüneğinde hareketsiz kalmaya başladı ve öleceğini hissettim. aradan bir kaç hafta geçti ve dişi kanaryamı kaybettim. buradan çıkardığım ders her dişi ve erkek bir araya konduğunda buradan sağlıklı bir üretim yapılacak diye bir kuralın olmadığıdır. mutlaka bunu üretim yapacak kişiler göz önünde bulundurmak zorundalar. eminim pek çok kanarya üretimi yapmaya başlayan kişinin karşılaştığı sorun birbirleri ile süreklği kavga eden dişi ve erkek kanaryadır. bekleyin arkadaşlar. eğer kuşlarınız hazır değilse hemen ayırın onlara da eziyet etmemiş olursunuz. bekleyin ayrı yerlerde hazır olacakları zamana kadar. bu ne zamandır diye merak edecek olursanız. erkek kanaryanızın ötmeye başladığı tünekten tüneğe geçerken kanatları açarak uçmaya çalışırcasına hareketler yapması, dişi kanaryanızın ise kuvvetli cik sesleri çıkartıp aynı şekilde tünekten tüneğe geçerken kanatlarını açması onun kızıştığını ve eşe gelmeye hazır olduğunu gösterir. o zaman işte doğru zamandır. önce aralarında tel kafes olan kuşlarınızı yanyana bırakın. bir iki gün sonrada birleştirin. birleştikten sonra kavga etmeye başlayabilirler. ancak endişe yok. çünkü artık kızışmış oldukları için bir kaç gün içinde kavgaları son bulacak ve çiftleşme gerçekleşecektir. birleştirdikten birkaç gün sonra yuvalığı, keçi kılını vb. ipliklerinizi kafesin içerisine bırakın. dişiniz yuva örmeye başlıyor ise yuva örme işlemini takip eden bir kaç gün sonrası eşlenme gerçekleşecektir. eşlenmenin gerçekleşmesini takip eden 7-8 gün sonunda da dişi kuş ilk yumurtasını yapacaktır.
açıckası bu yazdıklarımı böyle bilmiş edası ile yazdığıma sizler okurken bakmayın sakın. bu yazdıklarım tamamen okuduğum onca yazıdan ve forum tartışmalarından elde ettiğim süzülmüş bilgidir. kendimde bu yazılardan kendime çizdiğim üretim yolunda deneme yanılma ile ilerliyorum.
neyse yazıma da artık burada bir nokta koymak istiyorum. çünkü şu anda buradan sonrasına dair bildiklerimi yaşayarak tecrübe edip öyle yazmak istiyorum.
an itibari ile dişi kuşum harika bir yuva ördü. yakın bir zamanda çiftleşmelerini umuyorum ve bekliyorum. bir sonraki yazıda görüşmek üzere.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder