31 Aralık 2012 Pazartesi

İlk yavrular yolda

evet bekleyiş devam ediyor ve bugün tam olarak 9.gün içindeyiz. toplamda bir batımda 4-5 yumurta beklenirken 3 yumurtamız var. İlkler hep merak ve heyecan verir ya bu da işte öyle.
Dişi malinua şu anda günün büyük bir bölümünde kuluçka da yatarak duruyor. Kalan zamanda ise sadece yem yemek için yerini terk ediyor. yumurtların henüz ışık ile kontrolünü yapmadım. Galiba sürpriz olması için bu ilk seferde yapmayacağım. Takvime göre 13. gün olan cuma gün yada 14. gün olan c.tesi günü ilk yavrunun yumurtadan çıkması gerekiyor.

23 Aralık 2012 Pazar

Kanarya Türleri hakkında bilgi amaçlı olarak güzel bulduğum bir yazı, tabiki meraklısına:


GLOSTER-



1920' lerde İngiltere'de Gloncestershire kentinde üretilmiştir. Glosterin iki çeşidi vardır, corona başında yuvarlak ayrılmamış tepesi Olana , consord şapkasız olana denmektedir. tepe enseyle iyice kaynaşır, merkezi noktası kafanın Ortasında, tepe gözleri örtmez. Kafa iyice geniş, yuvarlak, belirgin bir kaş vardır, göğüs geniş ve yuvarlak olup boyun Kısa ve sağlam, tüyler vücuda yapışır. boy en Çok 11.5 santim olmalıdır. Duruşu 45 derecelik açıyladır ve baldırları Görülmez . Ortalama ömrü 10 yıldır.


Bu minyon tipli kuşu temin etmek hiçte zor değil, fiyatı diğer ırklara göre daha ucuz ve bol yavru veren bir kuş, bu Nedenle bizim Yetiştiricilerin ilk yöneldiği ırk bu oldu.Üretmede iki tepeli kuşu çiftleştirmemelisiniz, bir tepeliye bir tepesiz kuş kullanmanız gerekir.



-YORKSHIRE-



Ana vatanı İngiltere olan bu kuş ilk1860 yılında geliştirilmiştir. Boy en az 17 santim olmalıdır,duruşu diktir, omuzlar geniş ve yuvarlaktır, kanatlar uçlarda çaprazlaşmaz, vücuda yapışık, kafa geniş ve yuvarlak, ense omuz çizgisi ile aynı izada yani boyun kökünde çukur yoktur, dolgun görünmelidir, gözler merkezi yerleşimlidir. Göğüs dolgun olarak, gaganın dibinden başlar, tüyler kısa, sık ve vücuda düzgün yapışık, kıvrık tüyler ve belirgin kaşlar istenmez, ortalama ömrü 10 yıldır. Renk olarak kendi renginde olabildiği gibi, renk maması verilerek beslenen kuşlarda bulunur.




Üretimde fazla yavru alamaya bilirsiniz, yavruların güvenliği için derin folluk kullanmalısınız, üreticiler genelde yorkshire yumurtalarını başka bakıcı anne ve babanın (kırma ırklar) altındaki yumurtalarla değiştirir, bazı yetiştiricilerde annenin yavruları büyütmesi için yalnız bırakırlar, böylece bir erkek kuşu - üç dişi kuşla çiftleştirirler, elde edilen yavrularda yarışmalarda istenilen dik duruşu elde etmek için eğitilmektedir







-NORWİCH-





Norwich kanaryalar crest kanaryalar ile oldukça benzerdir, şapkaları yoktur, vücut daha kısa ve tıknaz olmalıdır, boy 15,6-16,5 santim olmalı, ayrıca farklı olarak kuyruk talazları bulunmaz, renk te bu kuşta ayrı bir öneme sahiptir ve renk mamaları ile beslenmektedirler.
her iki cinste üretim zamanında karın altındaki tüylerin hafif kısaltılması döllenmenin kolay olmasını sağlayabilir, ayrıca crestlerde göz kenarlarındaki tüylerin de kesilmesi gerekir.



-ROLLER-



Harz kanaryaları diye anılan ROLLER veya EDELROLLER gayet hususi bir şekilde üretilen ve yetiştirilen bir kanaryadır.



Bunlara SAİNT-ANDREASBERG kanaryası veya SAXON denilmekte ise de bu tabirler yanlıştır. Zira saxon denilen kanarya Almanya'nın saks eyaletinde yetiştirilen adi bir cinstir. saint -Andreasberg ise artık mevcut olmayan bir cinstir.




Roller cinsi, gerek pest ve gerek tiz perdede gayet güzel ötüşlü bir kanaryadır. Gardner, Volkman, Erntges ve bilhassa Trute adında bir maden amelesi en güzel ötüşlü kuşları yetiştirmişlerdir.
Hakiki Harz (Cermen) Roller kanaryaları bağırmaz, öter. Adi kanaryalar gibi çap-çap ve tüi-tüi'lerle etrafı gürültüyle boğmaz.Derin, saf (DEM) çeker. Ötüşü diğer kanaryalarla mukayese edildiğinde, şu benzetişi yapabiliriz : Davul zurna gürültüsüne karşı klâsik bir garp musikisi. Almancada EDEL asil demektir. Roller ise dem çekici demektir. Edelroller ise (asil dem çekici) mânasına gelir.



-BORDER-


Bu ırk kuşu ilk defa İngiltere'de ortaya çıkmıştır.boyu 14-15 santim, gövdesi yuvarlak karından göğse doğru biraz daha Genişler, sırt yuvarlak ve hafif kamburdur, baş yuvarlak ve diktir, gövdeyle birleşirken belirgin bir çukur boyun halkası Yapar,gözler başın merkezinde yer alır, kanat uzunluğu vücudu geçmez ve kanatlar vücuda yapışır, kuyruk Düzgün,ayaklarda baldırların ucu görülmelidir, tüyler vücudun her yerinde parlak, ipeğimsi, tünekte 60 derecelik bir Açıyla dururlar. Sarı, yeşil, alaca(ahraç), beyaz renk borderler görülür. kanarya ırkları arasındaki yerini 1890 yılında Aldığı kabul edilir, ilk yıllarda cumberland fancy adını alması ingilterenin cumberland bölgesinde ortaya çıktığını Gösteriyor. 1890 yılında cumbria havick'te yapılan bir toplantıda border fancy canary ( sınır süslü kanaryası ) Uluslararası adı olarak kabul edilmiştir.



Ortalama ömürleri 10 yıldır, dayanıklı ve bakımı fazlada zor olmayan bir kuş sayılır, ancak üretimde size biraz sorun Çıkarabilir, özel renk mamalarına ihtiyaç yoktur,yalnız tüylerindeki parlak sarı rengi korumak için lütein içeren gıdalar Verebilirsiniz, tüylerinin kalitesini yakından bakarsanız görebilirsiniz, üretimde uygun bir folluk(yuva) seçin, kuşları Eşleştirirken kabarık (sert tüylüler) eşleştirmekten kaçının ve bunları yumuşak tüylülerle çiftleştirin. sert ve yumuşak iki Tip tüyün farkını belli bir süreden sonra ayırt edebileceksiniz.

Renklerin ayrılmasında bazı farklı terimlerle karşılaşa bilirsiniz.

-CREST-



Crest kanaryalar oldukça iri, gösterişli, aynı zamanda pahalı kanaryalardır. iki tipi vardır, Crested: şapkalı ,crestbred: Şapkasız. crested'in şapkası oldukça büyük olmalı ve bu tepe gözleri, gagayı örtmeli, enseyle düz bir şekilde Birleşmeli. crestbred kafa oldukça geniş, yassı ve belirgin kaşları olmalıdır. her ikisin dede kafa tüyleri uzun olmalıdır. Boyun kısa ve vücut dolgun olmalıdır,uzun ve ipeksi,yumuşak tüyleri olmalı, kuyruk talazları ve horoz tüyleri Görünmelidir, ayaklar kısa baldırlar gözükmez, duruş yarı dik 45 derece olmalıdır. Boy ise en az 17 santimdir.

Üretiminde oldukça zorluk çekilen bir kuştur, çiftleştirirken daima bir şapkalı ile şapkasızı çiftleştirmeniz gerekiyor aksi Taktirde yavruların bir kısmı yumurtadan çıkamayabilir. Başka bir sorun tüyleri çok yumuşak olduğu için folikülü Açamıyor ve tüy kistleri oluşabiliyor, bu bazen sorun oluştura biliyor. Bu kuşların çok az hareketli olması hem yetiştirici İçin sıkıcı geliyor hemde kuşun yağlanmasına ve yavru veriminin azalmasına sebep oluyor.



-KIVIRCIK-



Bu kanaryanın Paris'te yetiştirilmiş olması gerçekten çok ilginç bir rastlantıdır.Çağlar boyu dünyanın moda beşiği olan Paris'ten, pek çalımlı,süslü ve kurumlu bir kanarya çıkmıştır. İlk bakışta insanı çarpan niteliği,bir saç kıvırma maşasıyla kıvrılmışçasına dalgalı tüyleri,uzun boyu,alımlı endamı, biblomsu görünümüdür. Başından kuyruğunun ucuna kadar olan uzunluğu 21cm, açık durumda iken bir kanattan diğer kanat ucuna olan mesafe 29cm dir. Bu uzunluk,Kıvırcık kanaryanın değerinin biçilmesinde en önemli etkenlerden biridir.Dalgalı ve uzun tüyler, kanaryayı olduğundan daha iri göstermektedir.Başta,yukarı doğru yükselen hotoz, ona görkemli ve gösterişli bir hava verdiği kadar,boyunu da yükseltmektedir. Omuzlarından kanatlarının üstüne dalga dalga dökülen gür tüyler,sırtına şal almış bir hanımefendi görünümü kazandırır.Göğüs tüyleri bir tarak aracılığıyla tam ortadan ikiye ayrılıp her bir yan kanatlara doğru kıvrılmış gibidir.( yüzgeç) adıyla anılan kanat tüyleri ters yöne doğru yöneliktir. Kuyruk sokumunun iki yanından sarkan ince ve parlak küçük tüylere (horoz Tüyleri) adı verilmiştir. Kuyruk uzun ve dikdörtgen biçimli, bacaklar uzun ve düzgün olmalıdır.Çok değişik renklerde gözükürler. Onları: Sarı,Beyaz,Sarı alaca,Beyaz alaca,portakal rengi olarak bulmak mümkündür.



-LİZARD-



Lizard Kanaryası genel eğilimin aksine,İngiliz kanaryaları içinde renk özelliğini kalıtımla alan çok beğenilen ve değerli bir kanarya türüdür.Altın Renkli Lizard, Gümüş Renkli Lizard olmak üzere iki türü vardır. Tüyleri parlak ve sıktır. tüylerin uç kısımlarının açık renk olması, gövdeye doğru yaklaştıkça koyulaşması ve sırtının kırçıllı görünümü ona pek hoş bir hava verir. Boyu küçüktür, son derece hareketli ve neşelidir. erkeği iyi bir ötücü, dişisi ise iyi bir annedir. sağlığı yerinde, dayanıklı ve uzun ömürlü bir kanaryadır.



İngilizlerin yetişdirdiği melez türlerden biri olan Lizard'lar sahip oldukları değişik renkleriyle dikkat çekerler. Lizard, İngiliz dilinde( kertenkele) anlamındadır. Tüylerinin kertenkele derisi gibi pul pul bir görünüm taşıması ve kahverengi-yeşil rengi nedeni ile bu ad yakıştırılmıştır. Yapay eşleştirme ile elde edilen ilk türlerden biri olmasına karşın üretilmeleri özen ister. 2.Dünya savaşı'nın bitiminde bu kanaryalardan tüm dünyada yanlızca 30 çift kaldığı bilinmektedir. Ancak günümüzde yeniden çoğaltılmışlardır.



-MALİNOİS (MALİNUA) KANARYASI-



Diğer bir adı da Belçika bülbülüdür.Bu bilhassa ötüş kanaryasıdır.Bu kanarya ilk olarak 16. asırda Flandr'a getirilmiş ve burada yetiştirilerek geliştirilmiştir.Hem şekil hem ötüş bakımından tercih edilen bir kanaryadır.Waterslager cinsi endamlı ve zariftir.Baş biçimli,gaga ince,gözler kara ve parlaktır.Boynu uzun ve incedir.Göğsü az kabarıktır,kanatları vücuduna iyice yapışıktır.Gagasının ucundan kuyruğunun ucuna kadar boyu 15-17 santimdir.Eskisen rengi düz sarı idi şimdi lekeli ve düz beyazlarda yetiştirilmiştir.Malinua cinsi kanaryaların erkeği sağlam bünyelidir.Dişileri yavrularına iyi bakar.Çınlayan ötüşü saf ve hoştur.Belçikalılarınki pest perdeli bir ötüşe sahiptir,harz kanaryalarına benzer.Fransız malinua kanaryalarının 17 türlü ses nağmeleri vardır.Bunların çeşitleri aşağıda gösterilmiş olup müsabakalarda bu seslere verilen dereceleri de yanlarında gösterilmiştir.

-Alıntıdır....

20 Aralık 2012 Perşembe

Vay arkadaş bu kanarya üretimi ne kadar da zormuş böyle. ben filmi başa sarıp olayı biraz başından anlatayım en iyisi.
kanarya merakım ilk gün ki gibi devam ederken, artık üretim yapma zamanımın geldiğini nedense içgüdüsel olarak hissetmeye başladım. ne zaman mı ? bundan yaklaşık olarak 8 ay kadar önce. 2012 yılının mart ayından bahsediyorum. sonrasında ne yaptım. attım elimi internete ve başladım sayısı yüzlerce olan kanarya üretimi ile ilgili siteler arasında o site senin bu site benim dolaşmaya. bu konuda şöyle bir tespitimi de belirtmek istiyorum hazır yeri gelmiş iken, gerçi bu kişisel fikrimden ziyade reel olarak da ispatlanmış bir durum, internette inanılmaz bir bilgi kirliliği var. aynı cümleleri içeren sayısız internet sitesi mevcut. içlerinden güzel olanları yazının sonunda paylaşacağım. amacım burada kimsenin reklamını yapmak değil. sadece en azından emek harcamış olanların emeklerine saygı duymak.
konumuza dönecek olursak, bir iki hafta kadar bilgi toplama ile geçen zamandan sonra mart ayında bir akrabam vasıtası ile (kendisi York ırkı besicisi) beslediğim erkek malinua ırkına safkan bir dişi temin ettim. dişinin ayağında halkası olmadığı için yaşını tam olarak bilemesem de en az 3 yaş ve üzeri olduğunu ayaklarından az çok anlayabiliyordum.
gelelim birinci adıma. kanaryalarınızı üretmek istiyorsanız bunun için kesinlikle yapmamanız gereken şey zorlamaktır. ben bunu acı bir tecrübe ile öğrendim. dişi kuşu kaybettim... burada belkide hiç bir payım olmasa bile böyle düşünüyorum. evet kanaryaların doğal üreme zamanı mart ayı ile başlar. çünkü bahar ayı gelmiştir ve doğada kuşlar için yeniden uyanma zamanıdır artık. kışın o yıpratıcı soğuk zamanları geride kalmıştır. kuşlarımı öncelikle yan yana ama birbirlerini görmeyecekleri şekilde kafese braktım. sonra ikisininde hazırlanması için yemlerini kuvvetlendirdim. mama ile birlikte nijer tohumunu yemlerinin içine ekledim. haftada iki sefer sularına vitamin koydum. bunun yanında yeşilik ve elma ilede sindirim sistemleri ve metabolizmaları için ekstra gıdaları temin ettim. kuşlarım gayet sağlıklı hale geldiklerinde birbirlerini görecekleri şekilde aralarında bölmeyi kaldırdım. artık aralarında sadece tel vardı. bu şekilde de bir kaç gün bekledikten sonra artık zamanıdır diyerek birazda tecrübesizlikten aralarından tel bölmeyi de tamamen kaldırarak dişi ve erkek kanaryamı birleştirdim. beklediğim gibi önce birbirleri ile deli gibi kavga etmeye başladılar. doğal olarak tedirgin oldum. birbirlerine zarar vermelerinden korktuğum için ayırdım tekrar. sonra birkaç gün bekledim ve tekrar birleştirdim. yine kavgaları devam etti. bu sefer ayırmadım. gün içinde sürekli birbirleri ile kavga ettiler. bekledim önce erkek dövecek kendini ispat edecek sonrasında da dişi kanaryam saldıracak ve üstünlüğünü gösterecektir diyerek bekledim. ancak malesef böyle gerçekleşmedi. bir süre sonra kavgaları azaldı ve sanki kardeş gibi yaşamaya başladılar. kuşlarımı ne yaparsam yapayım üreme için gerekli olan kızgınlığa bir türlü getiremedim. sonrasında da dişi kanaryada bir durgunluk başladı. tüylerini kabartıp bütün gün tüneğinde hareketsiz kalmaya başladı ve öleceğini hissettim. aradan bir kaç hafta geçti ve dişi kanaryamı kaybettim. buradan çıkardığım ders her dişi ve erkek bir araya konduğunda buradan sağlıklı bir üretim yapılacak diye bir kuralın olmadığıdır. mutlaka bunu üretim yapacak kişiler göz önünde bulundurmak zorundalar. eminim pek çok kanarya üretimi yapmaya başlayan kişinin karşılaştığı sorun birbirleri ile süreklği kavga eden dişi ve erkek kanaryadır. bekleyin arkadaşlar. eğer kuşlarınız hazır değilse hemen ayırın onlara da eziyet etmemiş olursunuz. bekleyin ayrı yerlerde hazır olacakları zamana kadar. bu ne zamandır diye merak edecek olursanız. erkek kanaryanızın ötmeye başladığı tünekten tüneğe geçerken kanatları açarak uçmaya çalışırcasına hareketler yapması, dişi kanaryanızın ise kuvvetli cik sesleri çıkartıp aynı şekilde tünekten tüneğe geçerken kanatlarını açması onun kızıştığını ve eşe gelmeye hazır olduğunu gösterir. o zaman işte doğru zamandır. önce aralarında tel kafes olan kuşlarınızı yanyana bırakın. bir iki gün sonrada birleştirin. birleştikten sonra kavga etmeye başlayabilirler. ancak endişe yok. çünkü artık kızışmış oldukları için bir kaç gün içinde kavgaları son bulacak ve çiftleşme gerçekleşecektir. birleştirdikten birkaç gün sonra yuvalığı, keçi kılını vb. ipliklerinizi kafesin içerisine bırakın. dişiniz yuva örmeye başlıyor ise yuva örme işlemini takip eden bir kaç gün sonrası eşlenme gerçekleşecektir. eşlenmenin gerçekleşmesini takip eden 7-8 gün sonunda da dişi kuş ilk yumurtasını yapacaktır.
açıckası bu yazdıklarımı böyle bilmiş edası ile yazdığıma sizler okurken bakmayın sakın. bu yazdıklarım tamamen okuduğum onca yazıdan ve forum tartışmalarından elde ettiğim süzülmüş bilgidir. kendimde bu yazılardan kendime çizdiğim üretim yolunda deneme yanılma ile ilerliyorum.
neyse yazıma da artık burada bir nokta koymak istiyorum. çünkü şu anda buradan sonrasına dair bildiklerimi yaşayarak tecrübe edip öyle yazmak istiyorum.
an itibari ile dişi kuşum harika bir yuva ördü. yakın bir zamanda çiftleşmelerini umuyorum ve bekliyorum. bir sonraki yazıda görüşmek üzere.

16 Aralık 2012 Pazar


 Waterslager Malinua


Bilimsel Adı: Serinus canaria domesticus

En eski kanarya türlerinden birisidir. Waterslager, Belçika Waterslageri veya Malinua olarak da bilinir. Bütün bu ortak tanımlamalar bu türün farklı özelliklerini temsil ederler. ‘Water’ ingilizce ‘su’ anlamına gelen kelime çıkardıkları sesin tonu ile ilgilidir. Belçika ana vatanınıdır. ‘Malinois’ Belçikada bulunan fransızca isimli bir kasabadır. Tahmin ettiğiniz gibi bu türün ilk yetiştiricileri bu kasabadan çıkmıştır ve adını da burada almaktadır. ( Kasabanın bugün ki adı Mechelen’dir)



Bu kanarya türü gerçekten çok eski bir türdür ve günümüze kadar besleyiciliği gelmiştir. Öyledir ki 1713 yılına ait Fransız seyahatnamelerinde yazar, Malinois’in kasaba merkezine geldiğinde gördüğü bu kuş türünün varlığından bahsetmiştir. Bugün bütün avrupaya yayılan bu kanarya türü öyle ki Amerika ve Kanada’da çok fazla popülerdir.
Waterslager Malinua, diğer kanarya türleri gibi görüntüsü ile cezbedici bir kuş değildir. Onun cezbediciliği ötümüdür… Boyu en fazla 16.5 cm  ve konik bir gaga yapısı vardır ve diğer kanarya türlerine nazaran daha keskin şekilde ısırabilmektedir. Diğer özellikleri parlak siyah gözler, heyecanlandığında kafasının arkasındaki tüyler  dikleşir ve bir püskül görünümünü alır. Bu kanarya türünün tüyleri gerçekten çok yumuşaktır. Renkleri sarı ve beyazın açık ve koyu bütün tonlarındadır.

Roller kanaryaları gibi neredeyse gagasını hiç açmadan ötmektedir. Ancak keskin sesler için gagasını açmaktadır. Öterken çıkardığı sesleri genel olarak ‘Su Sesleri’ olarak tanımlayabiliriz. Su sesleri suyun akışına, bir havuza damlayışına yada çağlayışına benzer. Bu sesleri yapmayan yada yapamayan bir kanarya gerçek bir Waterslager kanaryası değildir. Dolayısı ile en belirleyici unsur bu olmaktadır.

Yavru kanaryalar erkek yada dişi fark etmeksizin ilk 4 hafta öterler. Ancak daha sonra genel olarak dişi kanaryalar 6 aylıktan sonra ötmezler. Buradaki ötümden kast edilen nameli ötümdür.
Bakım ve Besleme: Kanaryaları beslemek için dikey telleri olan bir kafes içerisinde tünemek için tünekler ve su kabı yeterlidir. Doğaya yakın bir ortam oluşturmak ve de daha sağlıklı oldukları için piyasada satılan plastik tüneklerden ziyade ağaç olan tünekleri kullanmak daha faydalıdır.  Ebat olarak çok büyük olan kafesler kuşumuzu yoracak normalden daha fazla efor harcatıp zayıf düşmesine sebebiy verecektir. Çok küçük olması durumunda da tam tersi olarak hareket alanı az olacağı için kuşumuz daha az hareket edecek ve yağ başlama gözlenecek ve hareketsizleşecektir.

Beslenme konusuna gelecek olursak bu kısımı kanarya besleme konusunda ki en önemli kısım olarak görüyorum. İnternette bu konuda yazılmış çok fazla haber,yazı, makale vb. bulunabilir. 

Ben de burada daha önce bir yerde görüp okuduğum ve çok faydalı bulduğum bir yazıdan alıntı yapacağım:





Kanaryalarımızın sağlıklı  ve uzun ömürlü olmaları için ihtiyaçlarına ve alışkanlıklarına uygun olarak yeterli miktarda ve temiz beslenmesi gerekir.Tabiatta serbest yaşayan kuşlar bulduğu yiyeceklerle beslenir,Seçme özgürlüğü olduğu için ihtiyacı olan şeyi yer, istemediğini yemez.Kuş odalarında veya evde beslediğimiz kanaryalar için aynı şeyleri söyleyemeyiz. 

Tamamen bizim besleme programımıza bağımlıdırlar. Bu yüzden kanaryalarımızın ihtiyaçlarını çok iyi öğrenip ne tür besinlerle ne şekilde, ne kadar besleyeceğimizi bilmemiz gerekir. Tüm besinler temiz, ve taze olmalıdırlar. Kötü yemler, yeşillikler veya mamalar kuşun sağlığını bozacağı gibi ötüşlerini de etkiler.


Kanaryalara doğada diğer kuşların bol miktarda tükettikleri taze yeşillik ve meyvelerden de verilmelidir. Kanaryalara haftada 1 defa yeşillik (Kıvırcık, Brokoli, Marul, Kara Lahana, Salatalık, Semizotu, Ispanak, havuç, Kırmızı Biber vs.) , yine haftada 1 defa mevsimine uygun meyve (elma, şeftali, muz, portakal vs.) vermek gerekir.

Kanaryalara verilecek besinler 3 gruba ayrılır. Tohumlar(yemler) ,Sebze veya Meyveler ile Mamalar dan oluşur. 

Kanaryalara verilen tohumlar ve Yemler; Genel olarak Kuşyemi, İrmik, Yulaf bulguru, Şalgam, Nijer , Kenevir, Marul, Beyaz Marul, Hindiba, Keten, Kolza, Anason , Susam, Gri haşhaş, Hardal , Anason, Kimyon, Lahana,Salatalık, Hardal, Semizotu, Turp, Akdarı,Kahverengi Darı, Japon Darısı, İnci Darı, Horozibiği ve Per illa gibi tohumlarıdır.

Yukarıdaki tohumların bir kısmı yağlı bir kısmı unlu diğerleride serinletici özelliğe sahiptir.

Yağlı tohumlar ; Kenevir, keten , susam, şalgam, lahana ve turp tohumları

Unlu tohumlar ; İnce yem, darı, yulaf ve bulgur gibileri ,

SAĞLIK TOHUMLARI : Bunlar haşhaş, kimyon, anason lahana, salata, deve dikeni, hardal, semizotu tohumlarıdır. Kuşa güç verdikleri ve ayni zamanda fazla besleyici oldukları için az miktarda verilmelidir. Faydalı besinlerdir.

Normal olarak 2 Ölçek Şalgam Tohumu, 5 Ölçek Kuş Yemi , 1 Ölçek Keten Tohumu, 1 Ölçek Kenevir, 1 Ölçek Akdarı, 1 Ölçek Haşhaş tohumu ve 1 Ölçek diğer tohum karışımlarından standart bir karışım oluşturabilirsiniz. Aşağıda açıklandığı şekilde bu karışımı ,sıcak zamanlarda nişastalı tohumlar, hububatlar, soğuk zamanlarda yağlı tohumlar, çiftleşme mevsimlerinde kızıştırıcı tohumlar daha fazla miktarlarda verilerek değiştirebilirsiniz.

YEM VE TOHUM KARIŞIM LİSTELERİ :

TOHUM CİNSİ ve ÖZELLİKLERİ

ŞALGAM TOHUMU
Beslenmenin esasını oluşturan tatlı bir tohumdur.Sindirim için gereken yağı içinde bulundurur, yuvarlak siyaha yakın koyu kırmızı ve koyu mor renktedir.Ülkemizde genelde Yabani Şalgam tohumu (Rapiska) Şalgam tohumu diye satılmaktadır.

RAPİSKA
Yuvarlak mora yakın kırmızı renkli acı lezzette şalgam dan daha küçük boydadırlar.Kuş için yararlı olmayan bir besindir.Kanaryaya vermekten kaçınılmalıdır. Yabani şalgam adıyla da satılır.

KUŞ YEMİ
(Kanarya Yemi)En önemli besindir.Saman sarısı renginde unlu bir tohumdur,azot ve kireç yönünden zengindir. Ülkemizde yetiştirilmektedir.

NİJER
Uzun yuvarlak siyah renkte yağlı,çok kuvvetli bir tohumdur, kızıştırıcı özelliği fazladır. Afrika'da ve Güney Amerika'da yetiştirilir, kuşa çok az miktarlarda verilmelidir. Fazla verilirse kuşu çok çabuk yağlandırır ve zamansız kızışmasına sebebiyet verir.

KOLZA
Şalgam özellikleri vardır tadı daha acıdır ve yağlıdır.Yuvarlak siyaha yakın mor renktedir.

KETEN TOHUMU
Uzun yassı kahve renkli yağlı besindir.Kuşun bağırsaklarını çalıştırarak kabızlığı önler. Bilindiği gibi OMEGA 3 açısından çok zengin bir tohumdur.

TURP
Gayri muntazam şekilde yuvarlak, iri ve kırmızı renkte bir tohumdur. Lezzeti acıdır. Besleyici bir gıdadır. Kızıştırıcı olduğundan kuşa fazla verilmemelidir.

YULAF BULGURU
Unlu bir hububattır.Kanaryaya verilirken kabuğu temizlenmiş,bulgur halinde kırılmış olması gerekir. Serinletici bir tohumdur, kuvvetli besinlerden olduğundan fazla verilmesi zararlıdır. Sade ve fazla olarak verilmesi kuşun zamansız tüy dökümüne sebebiyet verir.

KENEVİR
Mahalli olarak bazı yörelerde kendir, hintkeneviri, çedene veya çetene olarak isimlendirilen; devlet kontrolünde üretilen bir tohumdur. (kenevire bağlı olarak uyuşturucu madde üretiminin önlenmesi amacıyla) kanaryalar için faydalı bir tohum olup haftada bir verilmesi tavsiye olunur.

BUĞDAY BULGURU
Buğdayın kabuğu çıkarıldıktan ve kaynatılıp kurutularak tanelerinin kırılmasından elde edilen nişastaca zengin bir besindir. Besleyici oranı fazladır.

KOLZA 
Yuvarlak, siyaha yakın mor renkli ve yağlıdır. şalgam gibi olanları vardır. Lezzeti daha acıdır.

DARI 
Beyaz veya sari renkli, yuvarlak tohumlardır. çok unludur. Akdarıyı kuşlar daha fazla severler. Fazla miktarda verilmesi ses azalmasına sebep olabilir.

DARICA 
Pirinç darısının özüdür. Protein ve vitamin bakımından zengindir. Besleyici ve ayni zamanda kuşun sinir sistemine faydalı bir gıdadır.

Kanaryalara verilecek karma yemlerin genel hazırlanış şekli :

KIŞ KARMASI
Şalgam tohumu 4 Ölçek
Alpisit 4 Ölçek
İrmik 2 Ölçek
Nijer Tohumu 2 Ölçek
Kenevir tohumu 2 Ölçek
Marul tohumu 2 Ölçek
Hindiba tohumu 2 Ölçek
Kuşyemi 2 Ölçek
Keten tohumu 1 Ölçek
YAZ KARMASI
Şalgam tohumu 4 Ölçek
Alpisit 2 Ölçek
Yulaf bulguru 1 Ölçek
Kuşyemi 1 Ölçek
Marul tohumu 1 Ölçek
Hindiba tohumu 1 Ölçek
Keten tohumu 1 Ölçek
Kenevir tohumu 1 Ölçek

Bunlardan başka, ötüş kanaryaları, renk kanaryaları ve tüy kanaryaları için ayrı ayrı karma yem formülleri geliştirilmiştir. Bunları da şöyle sıralayabiliriz

Ötüş Kanaryaları için:
Şalgam tohumu 4 Ölçek
Kuşyemi 2 Ölçek
Kolza 1 Ölçek
Keten tohumu 1/2 Ölçek
Sağlık tohumları karması 1/2 Ölçek
Hindiba tohumu 1/2 Ölçek
Beyaz marul tohumu 1/2 Ölçek
Renk Kanaryaları İçin:
Şalgam tohumu 3 Ölçek
Kuşyemi 4 Ölçek
Kolza 1 Ölçek
Beyaz darı 1 Ölçek
Keten tohumu 1/2 Ölçek
Kenevir tohumu 1/2 Ölçek
Yulaf bulguru 1/2 Ölçek
Sağlık tohumları karması 1/2 Ölçek

Kıvırcık Tüylü Kanaryalar İçin:
Alpisit 8 Ölçek
Kuşyemi 4 Ölçek
Kenevir tohumu 2 Ölçek
Şalgam tohumu 2 Ölçek
Kolza 2 Ölçek
Hindiba tohumu 2 Ölçek
Yulaf bulguru 1 Ölçek
Keten tohumu 1 Ölçek
Sağlık Tohumları Karması:
Anason tohumu 1 Ölçek
Susam tohumu 1 Ölçek
Nİger tohumu 1 Ölçek
Gri haşhaş tohumu 1 Ölçek
Devedikeni tohumu 1 Ölçek
Hardal tohumu 1 Ölçek

Yukarda adı geçen ve bazı karma yemlere konulmasında yarar olan Sağlık Tohumları Karması, yukarıdaki listedeki maddelerden, belirtilen oranlarda konularak elde edilir. Bunların yem katışıklarına % 5 oranında konulmasıyla bazı yararlar sağlanmakla birlikte, hiçbir zaman % 5 oranından fazla kullanılmamalıdır. Bunun pek çok sakıncası vardır.

Evde kuş besliyorsanız onlar için tehlikeli ve öldürücü olan yiyecekleri tanımalısınız.

-Tuz ve tuz içeren tüm yiyecekler sodyum zehirlenmesine yol açar.Kuşun aşırı miktarda su içmesine ve idrar yapmasına,depresyona,kalp ve böbrek tahribatına,sinirsel hiperaktiviteye,titreme nöbetlerine ve sonunda beyin kanaması ve ölüme sebep olabilir.

-Çikolata ve kakaolu yiyecekler içerdiği teobromin nedeniyle kuşlar ve tüm evcil hayvanlar için sadece zehirdir.Kahve ve kafein içeren besinler ide bu grupta görebilirsiniz.

-Sarımsak ve soğan alyuvarların tahribatına ve sindirim sistemi sorunlarına yol açar. -Mayalı yiyecekler ve mantar çok ciddi sindirim sorunlarına sebep olur.

-Şeker ve şekerli besinler,sindirim sistemleri tohum ve tane yemek için yapılanmış kuşlarda birçok sağlık sorununa ve fazla tüketildiğinde ölüme yol açar.

-Avokado kuşlar için en tehlikeli yiyeceklerden birisi. Solunum durmasına,kalp etrafında sıvı toplanmasına ve ölüme sebep olur.

-Süt ishal yapar.Kıvırcık salata ve lahana da.

-Çok az miktarlarda bile olsa,alkol ve alkol içeren yiyecekler kuşlar için öldürücüdür.

-Sodalı ve karbonatlı besinler sindirim sisteminde sorunlara yol açar.

-Bazı meyve çekirdekleri zehirli olabilir.

VİTAMİNLER

Vitaminler tüm canlılarda olduğu gibi kanaryalarda vücudun gelişmesini ve hastalıklara karşı direnç göstermesini sağlar. Çeşitli besinlerden vermek suretiyle her türlü vitamin ihtiyaçlarının tabii olarak giderilmesi gerekir.

A VİTAMİNİ: Muz,portakal,domates,havuç,yeşil lahana, brokoli, şalgam, maydanoz, elma ve patateste bulunur.Yumurta sarısında da vardır.Yetersiz verilirse bünyenin gelişimi durur,hastalıklara karşı direnç azalır. Yavruların büyümesine yardımcı olur. Bedenin direncini arttırır. Gözü korur, besler ve iyi çalışmasını güvence altına alır.
D VİTAMİNİ: Ispanak,pancar,lahanada bulunur.Vücuttaki kemik yapısının gelişimini sağlar, kireç oranını dengeler ,yetersiz olursa kuşun kemikleri ve gagası kolay kırılır. Kandaki fosfor ve kalsiyum miktarını yükseltir.

B VİTAMİNLERİ: B(1) Vitamini : Gelişmeyi sağlar, sindirimi kolaylaştırır. Meyve şekerlerinin özümlenmesine yardımcı olur. Salgı bezlerinin faaliyetini arttırır. Şu besinlerde bulunur: mercimek, bira mayası,fındık, ceviz, yumurta, portakal, ekmek, hamur işleri, nohut, balık yağı, kepek, muz, havuç, kestane, lahana, karnı bahar, un.

B(2) Vitamini : Şekerin özümlenmesini sağlar. Sinir sistemini düzene sokar. Solunum sisteminin çalışmasına yardımcı olur. Şu besinlerde bulunur: taze ve kuru sebzeler, bira mayası,yumurta, ceviz, fındık, ekmek, balık yağı , patates, salatalık, badem, un.

B(6) Vitamini: Dokuların yenileşmesini sağlar. Karaciğerin dostudur. Sinir sistemini düzene sokar. Tüylerin parlaklığını sağlar. Şu besinlerde bulunur: Süt, bira mayası, yumurta, portakal, armut, nohut, yeşil salatalıklar, muz, lahana, ıspanak, ekmek, hamur işleri, taze ve kuru fasulye. Görüldüğü gibi yetersizliği durumunda gelişme bozuklukları,kabızlık, sinir sisteminde bozukluklar ortaya çıkar.

E VİTAMİNİ: Yapılan araştırmalara göre, yaşlanmaya neden olan "Radikal Asit" ismindeki bir asittir. Bu asit ise bazı yağlar ve bazı proteinlerdeki kimyasal maddelerle oksijenin birleşmesinden oluşur ve hücreleri tahrip ederek yaşlanmayı başlatır ve çabuklaştırır.

Radikal asiti yok edip hücre tahribini önlemek ve hücrelerin çoğalmasını, yenilenmesini, gerçekleştirmek için E vitamininden ilaçlar yapılıyor. Bu ilacın yapımında ise en çok yumurtadan yararlanılıyor. Yumurtadan başka, E vitaminleri şu besinlerde bulunur: Muz, havuç, kepek, çilek, yer fıstığı, soya fasulyesi ton ve kılıç balıklarının yağı, yumurta, portakal, elma, patates, pirinç ve domates. Güneş ışığı da kandaki E vitaminin miktarını arttırır. Dirilik, güç ve kudret veren E vitamini zürriyet ve gençlik sağlar ve dişi kuşların döl verimini arttırır.

E vitamini eksikliği, özellikle erkek kuşlarda kısırlığa neden olur. E vitamininin en bol olduğu besinlerden biri de kepektir. Yaşlılığı geciktiren, dinç kalmayı sağlayan ilaçların yapımında, yumurtanın yanı sıra kepekten de yararlanılıyor. Fareler üstünde yapılan İncelemeler, E vitaminiyle beslenen farelerin ömrünün normal farelere göre yüzde 25 ila yüzde 45 oranında uzadığını göstermiştir. Ayrıca Hurmada,marulda,unlu gıdalarda bulunur.

C VİTAMİNİ: Yeşilliklerde ve turunçgillerde bulunur.Vücudun hastalıklara karşı mukavemetini artırır,kuvvetlendirir.

K VİTAMİNİ: Cinsel gücü arttırmak için uygulanan tedavilerde, güçsüz erkeğe, hormonların yanı sıra B, E ve K vitaminleri verilir. K vitaminine gelince, bu vitamin en çok balık unu ve yağı , yumurta gibi hayvansal besinlerde, kenevir, hurma, kuru incir, çilek, kavun, ısırgan, bezelye, elma, patates, ıspanak ve domates gibi bitkisel besinlerde bulunur. K vitamini yönünden en zengin gıdalar ise başta balık unu ve ısırgan, daha sonra da domatestir. Yukarda adlarını saydığımız gıdaların çoğunda, aynı zamanda, cinsel gücü arttıran fosfor da bol miktarda bulunmaktadır. Özellikle balık unu, balık yağı ve ısırgan fosforu bol ürünlerdir.

U VİTAMİNİ:Lahanada bulunur.karaciğeri kuvvetlendirir.

PP Vitamini: Hücrelerin solunumunda hayati bir rol oynar. Kandaki alyuvarları ve akyuvarları besler. Büyümeyi, gelişmeyi hızlandırır. Merkezi sinir sisteminin dostudur. Şu besinlerde bulunur: Taze sebzeler, bira mayası, fındık, ceviz, yumurta, ekmek, hamur işleri, maydanoz, nohut, balık yağı, kepek, badem, enginar, havuç, kereviz, kara lahana, lahana, karnı bahar, salatalık, hurma, ıspanak, un.

MAMALAR

Kanaryanın beslenmesinde diğer besinlerden sağlayamadıkları vitamin ve mineralleri ve kanaryada istenilen değişiklikleri sağlamak maksadıyla çeşitli mama karışımları gerek elle hazırlanan gerekse kuşlar için hazırlanmış özel mamalar mevcuttur. Bunlar kuvvet ve renk maması diye gruplandırılabilir.



Elle mama hazırlanması hem kolay hem de çok zordur. Kolay olması eldeki malzemelerden oluşturulabilir. Yalnız burada dikkat edilmesi kuşların gereksinimini sağlıyacak hemde onlara zarar vermeyecektir. Yanlış bir alışkanlık mama hazırlanırken bebe bisküvisi veya diğer bisküvilerden içine konmaktadır. Söz konusu bisküviler bebek ve insanlar için hazırlandığından içindeki şeker , tuz ve vitamin ile mineral oranları çok farklıdır. Onun için evde mama hazırlarken bu mamalarda kullanacağınız bisküviler diyet (şekersiz) türde olanlardan da olması tavsiye olunur. Çünkü şeker oranının ayarlanması çok önemlidir.

Kısaca bir mama tarifi vermek gerekirse bir yumurta sarısı, iki diyet bisküvi, 1-2 damla balık yağı, yarım çay kaşığı bal karıştırılarak yapılabilir. Çiftleşme dönemlerinde bu mamanın içine mürekkep balığı kemiği tozu veya CeDe Mineral gibi petshoplarda hazır satılan diğer minerallerden karıştırılabilir. Ayrıca bu mamaların içine yarım çay kaşığı haşhaş nijer gibi tohumlar karıştırılabilir. Aynı mamaya renk kanaryaları için içine kırmızı salçalık biber veya havuç katılarak renk maması şekline dönüştürülebilir. Fakat gerek kırmızı biber gerek havuç kuşun tüylerinde homojen bir dağılım sağlamaz. Hele yarışmalara sokulacak kuşlarda bu tavsiye edilmez. Bu mamaların hazırlanmasında karışım oranlarının ayarlanması, maliyet ve zaman kaybı düşünülürse hiç de ekonomik olmadığı görülecektir. bunun yerine piyasada satılan hazır mamaların kullanılması hem sağlık hem güvenlik hem de ekonomi açısından ön plana çıkmaktadır.


ALINTIDIR.



15 Aralık 2012 Cumartesi


Seni sevdiğim için dünyayı seviyorum
Yoksa duuur demek kolay
Göğüs kafesimde çırpınan o kanlı kuşa

Duyunca damarlarım yanıyor
Bir kardeş türküsü gibi sıcak sesini

Hiçkimse bunca tutkun değildir sana
Ve hiçkimse bilemez beklemenin böylesini

Geleceksin biliyorum
Belki bir eylül sabahı kılığında
Belki bir şubat akşamı
Yağmurlu kirpiklerinin içinde taşıdığın

Sabırsız gözlerini kısarak
Milyonlarca yumruk gibi sıkılacaksın

Ve unutulmuş insanlar
Ve gülmemiş çocuklar adına

Karanlığın camlarını kıracaksın

Muammer Hacıoğlu

10 Ekim 2012 Çarşamba


Kendi kendime oturmuş yahu şu spor salonunda ki saçma sapan müziklerden bıktım oturup kendime bir play list hazırlıyayım bari derken aklıma geldi bu şarkı. Giriş introsu ile en gaz verici şarkılar top 10 listesinde ilk 3 e rahat oynar.

23 Nisan 2012 Pazartesi

Kanaryacılık ve Kanarya Türleri

Merhaba,

Bloğumdaki ilk yazının ne olması hakkında çok uzun uzadıya düşünmedim açıkcası. Sonra da aklıma ilk gelen ve sizinde eminim okurken keyif almanızı sağlayacak bir konu ile ( en azından meraklılarının) başlamaya karar verdim.

Konumuz : Kanaryalar ve Amatör Kanaryacılık…

Çocukluğumun, kendimi bildiğim ilk yıllarında başlamıştı kuşlara olan sevgim. İçinde çocuksu tezatlıkları barındıran bir sevgiydi bu üstelik. Küçük mahallemizde bir yandan sokakta ki serçeleri sapanla vurmaya çalışırken bir yandan da dedemin karne hediyesi olarak aldığı muhabbet kuşuna gözümü kırpmadan bakardım. Çocukluk işte… Halbuki ikiside kuştu ama birisi kafesteydi ya senin di ya… daha kıymetliydi. Bir nevi sokak çocuklarının durumu gibiydi kuşlarla ilişkimiz.
Uzun yıllar muhabbet kuşu besledikten sonra çokça merak edip cesaret edemediğim kanarya besleyiciliğine adımımı atma yaşlarım ilk gençlik yıllarımın ortalarına denk gelmekteydi. Yinede çok uzun zamandır kanaryalar ile ilgilendiğimi söyleyemem hele ki bu meşgale ile neredeyse yarım yüzyıl uğraşmış insanlar ile tanıştıktan sonra.

Gelelim asıl konumuza, ne diyorduk kanaryalar ve kanaryacılık. Benim kanarya merakım amatörce başladı ve profesyonelliğe dökmeye de hiç niyetim yok. Amacım benim gibi gerçekten amatör olarak kanarya besleyiciliği ile uğraşan kişilere yaşadıklarımı ve görüp dinleyip tecrübe edip öğrendiklerimi buraya yazarak bilgi sahibi olmalarını sağlamak.

Kanarya kuşları nasıl ki hayatın tuzu biberi farklı türlerin hayatın içinde var olmasıysa kuş dünyasının tuzu biberi de kesinlikle kanaryalardır. Kanaryalar her ne kadar biyolojik sınıf olarak aynı aileden geliyor olsalarda ( serinus), pek çok farklı cinslere sahiptir. İlginç bir bilgi vermek gerekirse hepimizin bildiği yada adını duyduyu o meşhur kanarya adalarına boşu boşuna bu ismin verilmediği. Zira bütün kanaryaların atası sayılan kanarya türü bu adaya ait olup daha sonra zaman içinde farklı türler ortaya çıkmıştır. (Serinus serinus: Bütün kanaryaların atası olan yabani kanarya türü)

Kanaryaları 3 başlık altında sınıflandıracak olursak:

1- Renklerine göre
2- Tiplerine göre
3- Görünüş ve Fiziksel özelliklerine göre.


1: Renklerine göre kanaryalar:

Genetik olarak konuşacak olursak, kanaryalara renklerini veren iki temel element vardır: lipokrom ve melanin. Lipokrom rengi kanaryanın temel rengidir. Sarı ana rengi veren ve ayrıca baskın beyaz, çekinik beyaz ve kırmızı renkleride içeren bir elementtir. ( Biyoloji derslerinde genetik konusunda baskın ve çekinik genleri duymayanlar olabileceği için burada bir dipnot düşmekte yarar var. Genler içinde baskınlık ve çekiniklik hangi özelliğin dış görünüşte ortaya çıkacağını belirleyen unsurdur. Örnek olarak açıklarsak , insanda kahverengi göz rengi baskın gendir mavi göz rengi ise çekinik gendir.) Melanin rengi ise yabani kanaryalara ait siyah ve kahverenginin koyu tonlarını içerir. Melanin ve lipokrom pigmentleri birleştikleri takdirde farklı renk kombineleri meydana gelir; yeşil, mavi, bronz, kahverengi, tarçın rengi, sarımsı kahverengi vs. Örnek verecek olursak mesela sarı renk ağırlıklı (lipokrom) bir kanaryayı ele alalım. Eğer bu kanaryayı genlerinde siyah melanin bulunan bir kanarya ile çiftleştirirsek yeşile yakın renk tonunda bir kanarya elde ederiz. Kanarya renkleri; yeşil (broz veya mavi) kahverengi (tarçın), kırmızı gözlü albinolar, pastel kırmızı tonları, beyaz, fildişi vb..

Bazı kanaryaların tüylerinin renkleri beslenme şekilleri ile değişim gösterirler. Bu olaya tam olarak ne deniyor bilmiyorum , araştırıp öğrendikten sonra buraya eklerim, yavru kanaryalar tüy dökümünden önce 6-8 haftalık oldukları zaman renk veren yada değiştiren besinler ile beslenirlerse tüyleri verilen bu gıdanın rengine döner. Bu olayı insanların saçlarına limon suyu sürerek sarartması gibi düşünebiliriz. Tek farkı kanaryalaro yardımcı gıdayı yerler bizler ise saçımıza süreriz.

Yalnız şunu atlamamamız gerekir ki elbette sapsarı bir kanaryayı mesela rengi kırmızı olduğu için b örneği veriyorum kırmızı biber yedirerek kıpkırmızı bir hale getiremeyiz. Kanaryanın ana renginin dönüştürülmek istenen renk ile uyumlu bir renk olması gerekmektedir. Renk değişimi için bu şekilde tek tip beslemek yada kimsayallar vermek, düzgün bir şekilde yapılmaz ise kanaryalar için çok zararlı olabilir. Naçizane önerim bu işi bilinçsiz bir şekilde başlayıp yapmaktansa iyi bilen birilerine danışarak yapmak daha doğru olacaktır.

2. Ötüşlerine göre kanaryalar:

Her kanarya elbette öter ama nasıl ki insanlar içinde bazı insanlar çok daha güzel şarkı söyleyebiliyorsa kanaryalar içinde aynı durum geçerlidir. Bazıları çok daha güzel öter… Fakat burada bir gerçek anlamda bir fark mevcuttur. Erkek kanaryaların yeri biraz ayrıdır. Erkek kanaryalar gerçek virtüözlerdir. Genelde dişi kanaryaları etkilemeye çalışırlar ve bunu da ötüşleri ile yaparlar. Eğer aradığınız özellik güzel bir kanarya ötüşü ise erkek bir kanarya almalısınız. Kanaryaların ötüm konusunda güzel bir özelliği vardır. Bu özellik, kendi genlerinde var olan melodileri, dışarıdan duydukları sesleri kayıt altına alma yeteneklerinin de katkısıyla birleştirerek, özgün melodiler türetmeleridir.

En meşhur ötümlü kanarya cinsi Harz roller cinsi kanaryalardır. Bu kanaryalar gagalarını neredeyse hiç açmadan kursaklarından öterler. Bu kanaryların ardından ikinci sırada Belçika Waterslager veya Malinua cinsleri gelir ve onlarda aynı şekilde neredeyse gagalarını hiç açmadan gırtlaktan öterler. Bu sıralama benim kişisel sıralamamdır elbette bunun bir resmiyete dökülmüş hali yoktur. Her iki kanarya cinsininde ötümleri su seslerine benzerdir ve çok farklı tonlardadır.
(akarsu sesi, kaynayan su sesi, çağlar su sesi,coşan su sesi vb. gibi.)


Border_1

Border_2


3- Görünüş ve fiziksel özelliklerine göre kanaryalar:


Kanaryalar pek çok farklı büyüklüğe ve şekle sahiptirler. Fiziksel olarak uzun ve zayıf olanlar olduğu gibi kısa ve iri olanları da vardır. Bazılarının tüyleri düz ve gür bazılarının ki dalgalıdır.

En yaygın kanarya tipleri: Border, York, Norwich, Glosterdır. Bunların yanı sıra; Parisien, Lizard, Kıvırcık, Crest, Roller, Malinua cinsleri de bulunur. Bu kanaryaların özelliklerini tek tek vakit buldukça burada yazmaya çalışacağım.

Benim ilgi alanım ise Malinua ve Belgian Waterslager’dır. Ayrıca Border ve Gloster da sempati duyduğum diğer kanarya cinsleridir. Şu anda bir erkek safkan Malinua ve bir de dişi safkan malinua ile Glaster kırığı 'Beşiktaş'ım mevcut.


Bu da benim Malinuam


Basit bir bilgi ama yine de yazmak istedim. Bir kanarya ile bir saka yı çiftleştirdiğimiz zaman elde edeceğimiz kuş aynı at ile eşeğin çiftleşmesinden olan katır gibi kısır olacaktır. Şaka değil gerçek aklınızın bir köşesinde bulunsun :)

İlk yazıma şimdilik genel olarak kanarya türlerinden ufak bir giriş ile başladım. Bu seriyi yazının en başında söylediğim gibi bildiklerim ve tecrübelerim ile geliştirerek daha da zenginleştirmek şu anda ki hedefim.